İçimde anlamlandıramadığım belki de anlamlandırmak istemediğim bir huzursuzluk. Midemi bulandıran. Çünkü huzursuz olduğumda hep midem bulanır. Güvenin yere düşen bir bardakmışcasına kırılması ve parçalara ayrılması. Ağır çekimde. Sonra o parçalar bir bir içime batıyor. Neden diyorum sonra. Neden izin veriyorsun, bu kadar acıtması gerekmiyor. Geride bırak. Geçmiş mi geride kalamıyor yoksa biz mi geçmişin geride kalmasına izin vermiyoruz. Bilmiyorum. ''Bilmiyorum'' kelimelerin içinde hislerimi en iyi anlatan kelime. Bilmiyorum ve bilmek de istemiyorum. Beynimin içinde bir savaş var adeta. Bir düşünce ve o düşünceyi kovmaya çalışan bir sürü başka düşünce. Ama o hepsini bastırıyor. Gözlerimi kapatıyorum sonra. Gözümün önüne tek bir şey geliyor. Başa sarıyoruz, midem tekrar bulanıyor. Tekrar düşünüyorum. Neden izin veriyorum, neden bunun diğer düşüncelerimin önüne geçmesini engelleyemiyorum diye. Hiçbir şeye yaramıyor. Hiç yarayamıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder